Başkalarının olmanı istedikleri gibi görünmen için maske takman gerekmiyor, susman ya da sanki provasını daha önce aklından yaptığın bir oyunu sahnelemek de. Olaylara karşılık vermemek yok olup gidecekleri anlamına gelmez. Nedenini bilmemek de olmayacağı anlamına gelmez. Kötülerin başarıya ulaşmalarının tek sebebi iyi insanların hiçbir şey yapmamasıdır. Gündelik ya da iş hayatının getirdiği alışkanlıkları elinin tersi ile itmek ya da direnmek, kendini gerçekleştirme yolunda ilk adımdır. Sadece rutin değil, insanlar için de sınırlarını çizmek, mesafeni korumak, yapım aşaması eksik kalmış kişilerden sözel ve görsel olarak adeta kendini hariç tutmaktır kişiliğine bağlı olmayı kenetleyen.
Hayata telefon ekranlarından bakmayı bırakıp gerçek bir şeyler yaşamak o kadar değerli bir algı ki çoğu insanın fark etmeden her gün ihlal ettiği. Sosyal medyadaki yarışların anlamsızlığını göremiyor insanlar; müzik kulağı olmadan opera söylemeye çalışmak gibi geliyor sanki. P. Coelho'nun manidar bir sözü vardı: "-dışadönük kişilerin içedönük kişilerden daha mutsuz oldukları, bunu gidermek için de sürekli olarak ne kadar mutlu, hayatla ne kadar barışık olduklarını kendilerine kanıtlamaya çalıştıkları söylenir."
Yazarların imgeleri yakalama kabiliyeti çok önemlidir. Balıkçılardan tek farkları kullandıkları araçlardır; olta yerine kağıt kalem. Asıl önemli olan ise şahit olunan bir hissi, akla gelen bir kurguyu anında dizelere dökebilmektir. Burada yazdıklarımın bir fazlası var fakat zaman zaman not aldıklarımdan bazılarını paylaşmak gerekirse:
Hiçbir şey, sadece biz istiyoruz diye olmalarını istediğimiz yerde olmaz. Elbette bu, olmaları gereken yerde oldukları anlamına da gelmez.
İnsan ölmekten korkmuyorsa başka korkacak ne olabilir ki?
İntikam, başarı için bir nedendir. Neden olmasına gerek yoktur ama tadı güzeldir.
Dünyayı ya olduğu gibi ya da olması gerektiği gibi görürsün. Görünmeyen şey ise aradaki devasa uçurumdur.
Kendi içine bakmaktan korkan herkeste bir kusur bulur.
Bir erkeğe yapılan sınav, kendisinden güçlülere nasıl davrandığıyla ölçülecekse, o sınavdan kalacak çoğunluk o kadar büyük ki.
Acaba, insanlar suçluluk duymasalardı dünya daha iyi bir yer olur muydu?
Kıskançlık, kendini başkalarının sahip olduklarını yok etmeye çalışarak gösterir. Bu da eleştirinin aslında gizli hayranlık olduğuna kanıttır.
Birine zarar verebileceğini düşünmezsen, her şey çok daha çabuk oluyor.
Umut pınarı sonsuzdur.
Bir şey neyse o dur; o şey hakkında söylenenler değil.
Fark edilmesi zor olunca yalan söylemek daha mı kolay olur?
Dünya, dünkünden daha kötü bir yer değil; daha iyi bir yer de.
Bazen başkaları için kötü olan bir şey kurtuluş yolu olabilir.
Kurallara istisna koymak soruna çizgi çekmektir.
Kötü insanlar kötü olduklarını söylemez, iyi şeyler de yapabilirler. Fakat içgüdüleri iyi değilse hayal edemeyeceğin kadar zalim olabilirler.
Sanatçı, insanlara hitap ettiğinden beğenisini kazandığı veya kazanmadığı tüm insanlara saygılı olmak durumundadır. Kendisine hayranlık hisseden ya da etmeyen kimsenin kalbini kırmamalı ve kibirli de olmamalıdır.
