16 Kasım 2013

En güzel dilek


Güzel bir günün öğleden sonrasıydı. Aile ziyaretindeydik. Çocukluk anılarından konuşuyorduk. Üstelik o gün doğum günümdü! Veranda da oturmuş doğanın tadını çıkarıyorduk. Sende muzip ama çaktırmayan bir hal vardı. Kaçamak bakışlarını yakalama çalışıyordum. Birden kapı açıldı ve ortak arkadaş ve yakınlarımızdan oluşan bir grup insan ortaya çıkıverdi.

Bir ara mutfağa gidip geç gelmenden bir şeyler sezmiştim aslında ama fark etmemiş gibi yaptım. Misafirlerimiz için arka kapıyı açmış ve onları içeri almış olmalısın.Yahu o kocaman pastaya ne gerek vardı şimdi! Peki peki, üflüyorum işte! Tamam tamam, dileğimi de tutuyorum... Tuttum! Söylemem! Ehe. Ne mi tuttum? Bir yandan elini tutarak: "En güzel dileği tuttum işte." dedim. Ardından "Seni ve birkaç parça eşya alıp gitmek istiyorum uzaklara; başka ne isterim ki." dedim. "Bak yea!" dedin. Cebimden iki bilet çıkardım yavaşça; yurt dışı uçak biletleri. Önce hafifçe şaşırdın sonra da sevindin! Her zamanki gibi zıplayarak sarıldın. Vaov! sesleri yükseldi. Gözlerin kapalıydı. Alkışlandık. Her şey çok güzeldi. "Başka hiç bir şey istemiyorum." diye kulağına fısıldadım. Daha sıkı sarıldın. Senden daha güzel bir dileğim olamazdı...