1 Aralık 2013

Şans öpücüğü


Plan yapıp ona sadık kalmak ve işlerin tahmin edildiği gibi ilerlediğini görmek iyi hissettirir. Plana sadık kal-a-mayıp doğaçlama yapmak ya da akışına bırakmak ise kimi zaman “iyi ki”lerimize bir yenisini eklememize ve daha iyi şeyler olmasına zemin hazırlar.

Yorgun bir gün geçirdikten sonra eve gelip hazırlanmamız gerekiyordu. Caddenin başından aldım seni ve sahil yolundan devam ediyorduk. "Biraz duralım" dedin. Deniz havası almak istemiştin. Yürüdük biraz. Biran durdun ve "Boşver." dedin. "Peki." dedim gülümseyerek. Çünkü sen istemiştin planladığımız yere gitmeyi. Gerekli ayarlamaları da ben yapmıştım. Kısa bir iki kahkahadan sonra arabaya atlayıp şehir merkezine devam ettik. Öbür yakaya geçtik. 

Şehrin en görkemli yerlerinden birindeydik. Hava güzeldi ve sen dışarıda vakit geçirmeyi istemiştin.

İkişer buritto ve taco aldık, bir de buzlu çay. Çimlere oturduk. Üniversite yıllarındaki gibiydik. Konuşmaya başladın ve her kelimenle beraber sanki senden bir tasa, olumsuz bir yargı ya da seni o an durgunlaştıran her şeyden kurtulur gibi olmaya başladın. Sesin, hayranlık uyandırıcı bir bestenin melodisi gibiydi adeta. İfade etmek istediklerin bittikten sonra da o kadar iyi hissetmiştin ki ve bir o kadar kendinden emin. Sanki ağır bir yükten kurtulmuş gibi hafiflemiştin, ikimiz de aslında. 

Etraftaki insanlar da sanki bir festival havasındaymış gibi doğaldı. Seni tanıyorum; kendin olduğundaki, keyfin yerinde olduğundaki, mutlu ve huzurlu olduğundaki, doğru yerde ve doğru insanla yan yana olduğundaki SENİ biliyorum. Tam da kendin gibisin şuan. İyi ki de öylesin. Gözlerinde ışığı keşke sen de fark edebilsen, görebilsen.

Kalkıp yürümeye başladık. Biran sessizlik oldu. Sonra durup yanağımdan aniden öptün. Gülümsedim. Gülümsedin:

Sen: Bu ne içindi biliyor musun?
Ben: Teşekkür etmek için mi?
Sen: Hayır tabii ki de. Zaten geleceksin ben nereye gidersem (munzur bir ifadeyle)
Ben: Peki ne için?
Sen: Yarın için.


Endişe ve soru işaretlerinden yoksun bir gülümsemen var ya, işte dünyalara bedel. Ardından da gelen o sıcacık sarılışını tarif edemem… 

Benim için bir şanssın sen.